Google’ın yan şirketi olan DeepMind, yapay zeka takviyeli sanal oyunculara en baştan futbol oynamayı öğretti. Şu ana kadar kendilerini satrançla andığımız yapay zekalı robotların yavaş yavaş öbür spor kollarına geçişi, bu alandaki gelişimin belirtisi sayılabilir.
İlk başta kişisel olarak eğitimden geçen simüle oyuncular; koşma, top sürme ve topa vurma üzere yetileri kazandı. Akabinde karşılarına rakip gelince yapılması gereken hareketleri de öğrenen sanal futbolcular, tecrübeleri arttıkça bu sefer ekip oyunu eğitimine başladılar. En sonunda araştırmacı grup, 2 kişilik gruplardan oluşan sanal futbol ortamı yaratmayı başardı.
En çok merak edilen öge, yapay zeka takviyeli simülasyonların futbol tekniklerini kimden öğrendiği olabilir: Elbette gerçek futbolculardan.
Mühendisler birkaç yıldır futbol oynayabilecek fizikî robotlar geliştirmek için ihtimamla çalışıyorlar. Yapılan araştırmalar, en uygun robot oyuncuları kimin tasarlayabileceği hırsına sebebiyet verdiğinden çeşitli kümeler ortasında rekabet ortamı da oluşturdu. Mevzunun ilgi çeken tarafı ise; bahsettiğimiz bu rekabet, hem gerçek hem de sanal robotların kıyasıya yarıştığı RoboCup ismiyle anılan ligin kurulmasını bile sağladı. Google DeepMind tarafından gerçekleştirilen çalışmanın değeri de bu alandaki ilerleyişi apayrı bir noktaya taşımasında kapalı.
Video’da gördüğünüz oyuncuların hepsi MuJoCo isminde gelişmiş bir fizik motoru sayesinde istenilen her hareketi yapabilme yetilerine sahip. Asıl odak nokta bu motorun denetimini futbol oynamayı bilen yapay zekaya bırakmak. DeepMind’ın bundan evvel nükleer füzyon denetimi için bir yapay zekayı eğittiğini de göz önüne aldığımızda futbolu öğretmek pek sıkıntı olmayabilir.
Araştırmacılar, insanların futbolu nasıl oynadığını yapay zekaya yazılım ortamında birebir görüntü olarak izleterek öğretme sürecini tamamladılar, tıpkı bizlerin yaptığı üzere. Buradaki değişken durum ise eğitimin neredeyse sıfırdan alınmasıydı. Çünkü yapay zeka, birinci üç gün boyunca yürümeyi, koşmayı ve sonra da topa vurmayı öğrendi. Hünerin artışıyla orantılı olarak, yapay zekaya gerçek dünyadaki futbolcuların görüntüleri daima gösterildi. Bu süreçte yalnızca futbol temellerini öğrenmekle kalmayan sistem, birebir vakitte profesyonel atletlerin özgün hareketlerini de taklit etmeye başlamıştı.
Sanal oyuncular, kimi temelleri öğrendikten sonra tek başına idmana girdiler. Yeni basamaktaysa teke tek maç müsabakasına geçildi. Yetenekler geliştikçe oyuncu sayısını artıran Google DeepMind takımı, 50. günün sonunda ikiye iki üzere birbirine karşı oynayan küçük gruplar elde etti. Bu noktada yapay zeka; top sürme, pas verme ve bloklama üzere kişisel yeteneklere ek olarak uyumu kavramış, ekibe ahenk sağlama mahareti büyük ölçüde gelişmişti. Ayrıyeten, her gol atıldığında simülasyona entegre edilen ödüllendirme sisteminin de öğrenme eğrisine olumlu katkıda bulunduğu saptandı.
Google DeepMind tarafından elde edilen sonuçlar hakikaten etkileyici. Çalışma, standart bir bilgisayar oyununa benzese de buradaki ayrım, yapay zekanın süreç içerisinde daima öğrenme hareketi gerçekleştirip bunu pratiğe dökmesi. Aslında tüm efor böylesine birikimi gözler önüne sermek içindi.
Diğer taraftan, takımın yayımladığı makalede birtakım eksikliklerden de bahsedilmiş. Örneğin; şimdilik faul ile aut yok ve sahanın etrafında topların taça çıkması engellenmiş, zira sanal oyuncuların futbol kurallarına uymaları için hayli uzun bir vakit dilimine gereksinim var. Yıllara tekabül eden bu uzun mühletin en büyük dezavantajı ise simülasyondaki muvaffakiyetleri gerçek robotlara kazandırmayı engellemesi. Pekala sizler bahisle ilgili ne düşünüyorsunuz? Gelecekte daha büyük robot ligleriyle karşılaşabilir miyiz? Fikirlerinizi yorumlarda paylaşmayı unutmayın.